Her yeni gün, yeni sürprizlere “gebe”dir! Yıllardır süre geldiği gibi bu yayla sezonundaki izlenimlerimiz ve görselleri bu sayfada aktarmaya çalışacağız.
Benim gibi yayla ve doğa hayranı olan İsmail Kansız’ın dümene geçtiği yeni rotamızda yaylalara, güzel havaya, çağıldayan tertemiz derelere, boyunlarında asılı “kelek”lere doğaya uygun musikiyi bizlere bedava sunan koyun ve ineklere, taze süt ve tereyağına, yayla kahvelerinde katkı maddesi olmayan gözelerden çıkan sularıyla demlenmiş çayın tadını almak üzere yine yola çıkacağız.
Ramazan Bayramı sonrası şenlenecek olan yaylalardaki aksaklıkları, yapılması gerekenleri bu köşede elimizden geldiğince yansıtmaya çalışacağız.
Bu giriş faslından sonra uzmanlık alanımız yaylalara gelirsek, bu yıl memlekete, yağan yoğun kardan, yaylalar fazlasıyla nasibini aldı.
Nisan ve Mayıs aylarında, karların erimesiyle birlikte çiçeklerde, yeryüzüne ve Doğaya “merhaba” derken yaylacı göçerler de yaylaların yolunu tutmaya başlarlar.
Yazarken bile yaylaların, muhteşem görüntüsü ve tertemiz havasını “soluklar” gibi heyecanım şimdiden arttı, yaylacı Göçer’ler gibi. Kalbim “pır-pır”... Kimi ineğini otlatır, kimileri yaylasında koyularını güder. Kimileri de yayla çiçekleri arsında adeta ortamın tadını çıkarır.
“Oy, Oyyy! Aşık mı ne oldum?”
Şimdilik, yaylalarda buluşmak dileğiyle...
Kardelenler açılmaya karı delip o güzel renkleri ile doğayı güzelleştirmeye başladı ya... Gel de aşık olma...
